İnsan yapısında ki
negatif en olumsuz ve çirkin tarafı bencilliğidir (egoizm). Hele İslamiyet’in
hüküm sürdüğü coğrafyalarda, oranı yüzde sıfıra yakın olması gerekir. Çünkü
Müslüman alemi, hem dini açıdan, hem de kul hakkı bakımından daha da duyarlı
olması lazım. Var olmaya her fertte bulunan olumsuz bir olgudur aslında. Belki
de zerre kadar bulunmayan yeryüzünde bir kişi bulmak pek mümkün olamayacaktır.
Bu sebepten olsa gerek, ilk çağlardan beri süregelen değişik coğrafyalarda ki
savaşlar. Padişahlık için öz kardeşler arasında ölümüne çarpışmalara tarih bir
çok kez şahitlik etmiştir. Ne acıdır ki, egoizm uğruna kaybedilen topraklar
Osmanlı imparatorluğu döneminde bile olmuştur. Gazi Osman Paşa’nın 93 Harbinde, (Şipka Muharebesi - Plevne) Rus
Çarı’nın karşısında mağlup olması bile, Süleyman Paşanın Egoist kaprislerinden
dolayı meydana geldiğinin yorumunu yapanlar var. Acı, ama gerçekler böyle
olunca, kaybedilen topraklar büyük bir kayıptır ve bugün batılı bazı kanı beş
kuruş etmeyen milletlere el açar durumuna geldik. Türkün, Balkanlardan sürülmesi
çok büyük bir kayıptır ve bir takım bencil düşüncelere kapılan kumandanlar sayesinde maruz
kalınmışsa, yazıklar olsun…
20. yüzyılın cellat egoisti Stalin’dir, 25
milyon Müslüman Kafkas Türkünü katletmiştir. Hitler ise başta Yahudileri
fırınlarda yaktı. Annesinin bile Yahudi asıllı olmasına rağmen, egoizm hastalığı
bu faciayı işlemesine tek sebep olmuştur. Sırp kasabı Milosoviç, Balkan
Türklerini per perişan etti ve 4 milyon kişi katledildi. Bulgar Devlet Başkan’ı,
egoist Todor Jivkov (Sosyalist sistem içerisinde,1985- 89 yıllarında ) aleni
bir şekilde Türk kıyımına ve asimilasyon uygulamasına geçmiştir. Uzak doğuda
(Çin-Urumçi’de) Türk katliamının tek sebebi egoist – kızıl düşüncedir. Halbuki
Karl Marks, yukarıda isimlerini zikretmiş olduğum Hitler hariç hepsinin
teorisyen hocalarıdır. Şu çarpıklığa bir bakar mısınız ! Sosyalist sistemin yer
yüzene, yani insanlığa adalet ve refah getireceğini iddia ederler. “Kişi gücü
kadar çalışır, ihtiyacı kadar alır” teorisi üzerine dururlar. Pratikte hiç de
böyle gelişmediğini canlı olarak bir çok ülkede gördük. Hem de bu egoist
liderler kendi ülkelerinde hep ama hep Türklere karşı resmen birer Sırtlan
oldular.
“Bazı kişilerde,
bunun bir iki adım daha ötesinde, kendini mutlak üstün ve eşsiz görme, hatta
kendine “gaye insan” nazarıyla bakma, aptalca hüsnüzan ve teveccühlere
takılarak bir görüntü sergileyebilmek için maskaralık diyebileceğimiz
fantezilere girme ve “ben” merkezli bir dünya kurarak kendini anlatma,
meziyetlerini sayıp dökme cinneti söz konusudur ki, bunu da muzaaf enaniyet
anlamında “egosantrizm” sözcüğüyle ifadelendirebiliriz. Böyleleri her hadiseyi
kendi bakış açılarına göre yorumlar, herhangi bir konuyu, onun enginliği ve
derinliği çerçevesinde değil de, kendi egoizminin darlığı içinde ele alır,
değerlendirir; sonra da, kendince çıkardığı hükümleri başkalarına da dayatmaya
çalışır. Aslında, bu tipler kendi heva ve heveslerne öylesine kilitlidirler ki,
kendisinden başkasını görmez / göremez, kendi hülyaları dışında hiçbir şey
bilmez, bilmek de istemez ; kimseyi sevmez ve hayırla da yad etmezler.
Kendilerini insani fazilet ve meziyetlerin merkezine oturttukları için her
zaman redd-i müdahale hissiyle gergin ve kavgaya hazır bir halleri vardır. Hele
bunların arasında nefsine aşık ve taparcasına ona bağlı bir kısım narsisler
bulunmaktadır ki, bunlar tıpkı çocuklar gibi, gördükleri her nesneye sahip
olmak ve başkalarına ait şeyleri elde etmek için sık sık onlarla kavgaya
tutuşur ve mütemadi hır-gür çıkarırlar.” Bu bilgileri internetten yararlanarak
temin ettim. Benim yazı başlığı olarak kullanmış olduğum “Bencillik bir
hastalıktır” yorumum, doğrulanmış olmaktadır. Böylesi kişiler aramızda da her
zaman var! Bu hastalık tedavi edilmediği taktirde,
yaşamakta olduğumuz dünyayı insanca yaşanır hale getirmek çok zor
olacağını düşünmekteyim,
Esen kalın.
Esen kalın.
Eşref ÖZGÜR- Akdeniz Balkan Türkleri Federasyonu Bilim
Danışma Kurulu üyesi.
0 yorum:
Yorum Gönder